Cumhuriyet Üniversitesi Vakfı Okulları Rehberlik Öğretmeni Kübra Yerlikaya Alim ödev yapma alışkanlığının nasıl kazandırılması gerektiği konusunda önemli açıklamalar yaptı.
Çocuğa Ödev Yapma Alışkanlığı Nasıl Kazandırılır
Ödev yapma alışkanlığı konusuna velilere de önemli sorumluluklar düştüğünü belirten Alim, “Sizlerin de bildiği gibi öğrenme yalnızca okulda gerçekleşmez. Evde de öğrenme, yeni bilgilerin pekişmesi ödevlerle devam eder. Bu yüzden ödev yapmak oldukça önemlidir. Ödev sadece öğrenmenin bir yolu değildir. Aynı zamanda düşünme becerilerinin gelişmesine de katkı sağlar. Dolayısı ile ödev yapmanın zorunluluk değil onları hedeflerine ulaştıracak bir sorumluluk ve görev olduğu açıklanmalıdır.
“Ben yap demeden yapmıyor” ,“Ödevler çok fazla veriliyor geç saatlere kadar sürüyor” Eğitim-öğretim süreci içinde bu ve buna benzer cümleleri pek çok ebeveynden zaman zaman duymaktayız. Sizlere sunacağımız birkaç öneri, çocuğunuzla ödevler konusunda yapacağınız karşılıklı bir anlaşma ve kararlı bir tavır ile ev ödevlerinin işlevselliğini arttırabilir, ödevler yüzünden çocuğunuzla olan iletişiminizin olumsuz etkilenmesini önleyebilirsiniz ”dedi.
Ders çalışma verimliliğinde çalışma ortamının önemine dikkat çeken Alim, uygun çalışma ortamının hazırlanması halinde çalışma veriminin artacağını ifade etti.
Alim, “ Veliler uygun bir çalışma ortamı oluşturmasına yardımcı olabilirler. Her çocuğun ayrı bir çalışma odası veya çalışma masası olmayabilir. Önemli olan çocuğun çalışma alışkanlığını kazanacağı sabit bir yerin olmasıdır. Çocukların çalışma stilleri de birbiri ile farklılık gösterebilir. Çalışma ortamlarının düzenlenmesi çalışmayı kolaylaştırır. Ders, çalışma masasında yapılmalıdır, evin başka bir alanında değil.
Çocuğun sıcaktan ya da soğuktan etkilenmemesine, dikkatin dışarı kaymaması için masanın pencere önünde olmamasına özen gösterilmelidir. Çalışma esnasında televizyon, müzik, telefon gibi faktörlerin zihin dağınıklığına sebep olabileceğini düşünerek sessiz bir ortam oluşturulmasına dikkat edilmelidir. Telefonla konuşan siz de olsanız, çocuğun ilgisini çekmeyeceğini düşündüğünüz bir televizyon programı da izleseniz, çocuk bir süre sonra dikkatinin dağıldığını hissedebilir.
Çalışma masasında koltuk değil sandalye kullanılmalıdır. Gevşemeye yol açacak durumlar öğrenmeyi zorlaştırabilir. Çalışma masasının tam karşısına dikkat çekecek ya da dikkat dağıtacak resim asılmamalıdır. Bu gibi şeyler çocuğun yanında ya da arkasında kalacak yerlere yerleştirilmelidir. Gerekli olan tüm malzemeler çalışmaya başlamadan önce hazır edilmelidir. Böylece masadan sık sık kalkmaları önlenebilir. Her çalışmanın sonrasında masayı toplayıp düzenlemelerini sağlamak, bir sonraki çalışmaya başlamayı kolaylaştırır” ifadelerini kullandı.
Alim, velilerin ev ödevlerinde yardımcı ve yönlendirici olabileceğini belirtirken, doğru yönlendirme konusunda da önemli açıklamalar yaptı. Alim, “Kimi zaman ebeveynler verilmiş bir ödevin bir an önce bitmesi için çocuğun yapması gereken ödevleri farkında olarak ya da olmadan kendileri tamamlarlar. Ancak bu durum çocuk için sakıncalıdır, alışkanlığa dönüşebilir. Ödevler çocuğun sorumluluğundadır. Yapmadığı veya eksik bıraktığı ödevle ilgili çocuğunuzla çatışmak, gergin anlar geçirmek yerine onun davranışının sonuçları ile yüzleşmesinden çekinmeyiniz.
Zorlanan veya ödevini yapmak istemeyen çocuğunuzu ödevini nasıl yapacağı konusunda yönlendirebilirsiniz. Hangi kaynaklardan yararlanabileceği hakkında fikir sunmak, ödevden neler beklenildiği konusunda yardımcı olmak çocuğu rahatlatacaktır. Ancak bu noktada da sizlerin takınacağı tavır yine çok önemlidir. Ödevin nasıl yapılacağı ile ilgili endişelerinizi hisseden çocuğunuz muhtemelen paniğe kapılacaktır. Anlaşılmayan noktalarla ilgili öğretmenle iletişime geçilebilir eğer ödev herhangi geçerli bir sebepten ötürü tamamlanmamış ise öğretmen mutlaka bilgilendirilmelidir. Bu noktada okulla ve öğretmenle iletişim kurmak çocuğunuzun gözünde ev ödevlerine verdiğiniz önemi somutlaştırır.
Zaman yönetimi kazanması için çocuğunuza yardımcı olabilirsiniz. Eve gelir gelmez ödeve oturması yerine makul bir dinlenme süresinden sonra derse oturması, 20-40 dakikalık ders çalışmasından sonra mola vermek uygun olmaktadır. Ayrıca ödevleri bir bütün olarak tamamlamakta zorlanan/sıkılan çocuklar için ödevleri kısa parçalara böldürebilirsiniz.
Örneğin iki sayfalık bir okuma metnini paragraflara böldürmek veya 15 soruluk bir matematik testini beşer beşer yaptıktan sonra kontrol etmek daha faydalı olacaktır. Bunun yanı sıra akıl yürütme ve zihinsel aktivite gerektiren öğrenme, ezber, vb. çocuklar için zorlayıcı olan ödevleri çalışma planında ön sıralara koymak, çocuğa göre kolay olanları daha sonraya bırakmak da ödev yapımındaki bir diğer önerdiğimiz noktalardan biridir. Böylelikle çocukların biyolojik ve zihinsel enerjilerinin kullanımı daha dengeli olacak, aynı zamanda psikolojik olarak da zor olanı bitirmiş olmanın rahatlamasını hissederek diğer ödevleri gözlerinde büyütmeyeceklerdir.” dedi.
Alim velilere uyarılarda bulunarak, “Ödevini çabuk bitirdiği için ona kızmayın. Özensiz davrandığında ondan şikAyetçi iseniz birlikte yeniden kontrol edebileceğinizi söyleyebilirsiniz. Size karşı direndiği takdirde onunla inatlaşmayın. Ödevlerini yaparken zorluk yaşadığını fark ediyorsanız, kalemi elinize alarak müdahale etmeyin. Onun yerine ödevlerini siz yapmayın. Ödevlerini ödüle bağlamayın. Başarılarını kendisine ödül olarak görmesini sağlayın” şeklinde konuştu. (İHA)
Büyük Sivas Haber