
Sivas’ta bulunan ve önemli bir vakıf eseri olarak değerlendirilen Abdülvahab Gazi Türbesi, tarih boyunca pek çok yenileme ve eklemeyle günümüze kadar ulaşmıştır.
Abdülvahab Gazi Türbesi: Sivas’ın Önemli Vakıf Eserlerinden Biri
Türbenin, İslam dünyasında büyük saygı gören Abdülvahab Gazi’ye ait olduğu bilinmektedir. Evliya Çelebi’nin aktardığına göre Abdülvahab Gazi, Peygamber Efendimizin huzurunda Müslüman olmuş, Hz. Ali tarafından kendisine kemer bağlanarak debbağların piri ilan edilmiştir.
Tarihi ve Yapısal Gelişim Süreci
Türbenin inşa tarihi kesin olarak bilinmemekle birlikte, II. Bayezid döneminde Ahmet Paşa tarafından yenilendiği ve bugünkü caminin yerinde bulunan eski caminin kitabesinde, “Bu kutlu mescit, Sultan Bayezid’in saltanatı zamanında Ahmet Paşa’nın emri ile H. 901’de (M 1495) inşa olunmuştur.” ifadelerinin yer aldığı belirtilmektedir. Çakır Han oğlu Şerefiddin Ahmed, 1325 yılında türbenin ilk vakfiyesini düzenlemiştir.
Anadolu’daki Bizans ve Haçlı egemenliği dönemlerinde dahi var olduğu düşünülen türbe, II. Bayezid dönemindeki yenileme çalışmalarında bugünkü temel formunu kazanmıştır.
Vakıf Genişletme Çalışmaları
1747 yılında Sivas Valisi Zaralızade Mehmet Paşa’nın girişimleriyle türbe yanına bir minare, bir zaviye ve bir çeşme eklenmiş; bu düzenlemeler 1749 yılı vakfiyesiyle resmileştirilmiştir. Ayrıca, türbenin su ihtiyacını karşılamak için Zeynel Suyu da bu dönemde getirilmiştir. Türbe, 1950 yılında dıştan yapılan çalışmalarla bugünkü kubbe yapısına kavuşmuştur.
Yakın Dönem Çalışmaları
1973 yılında, türbenin yanında bulunan eski cami yıkılarak yerine bugünkü cami inşa edilmiştir. Aynı süreçte türbenin taş kaplamaları elden geçirilmiştir. Türbenin içinde yer alan orijinal kalem işi süslemeler ise 1988 yılında gerçekleştirilen yenileme çalışmalarıyla tekrar düzenlenmiştir.
Sivas’ın tarihini ve manevi mirasını temsil eden Abdülvahab Gazi Türbesi, geçmişten günümüze pek çok kez onarılmış ve değerine değer katılarak korunmuştur. Şehirdeki önemli vakıf eserlerinden biri olan türbe, yerli ve yabancı ziyaretçilerin ilgisini çekmeye devam etmektedir.
İNGİLİZCE TANITIMI
ABDULVAHAB GAZI TOMB
13-14th Century
(Çakar Han Son Şerefüddin Ahmet Foundation)
The tomb belongs to Abd al-Wahhab Ghazi, who is claimed to be among the Tabi’un (the generation of Muslims born after the passing of the Prophet but contemporaries with Sahaba). Evliya Çelebi says: “Buried in this tomb is Sheikh Hazret-i Suheyb-i Rumi, alias Abd al-Wahhab Ghazi. He is from Sivas. He converted into Islam in the presence of the Prophet Muhammad. Ali had him put on a leather belt and declared him as the patriarch of leatherworkers. Currently, all Ahis and their descendants are linked by bond with him.”
Although it is not exactly known when the tomb was built, on the epigraph of the mosque, which is known to exist in the place of the current mosque by Ahmet Pasha during the reign of Bayezid II, it reads: “This holy mosque was built upon the order of Ahmet Pasha during the reign of Sultan Bayezid in 901 AH (AD 1495).” Şerefüddin Ahmed, the Son of Çakır Han, had the first charity certificate of this building written in Shaban in 1325 AH. The tomb was restored during the reign of Bayezid to have its current condition. These dates strengthen the possibility that the tomb existed during the Byzantine and Crusade eras in Anatolia.
The tomb was also renovated in AD 1495 by Ahmet Pasha when the mosque was restored. Zararlızade Mehmed Pasha, the governor of Sivas in 1747, expanded the Abd al-Wahhab foundation and added a minaret, a zawiya, and a fountain to the mosque next to the shrine. Later on, its charity certificate was rearranged in 1749. In addition, Mehmed Pasha also brought Zeynel Water to the tomb.
The dome had its current shape from outside restoration in 1950. In 1973, the old mosque was demolished, and the present-day mosque was built, and the stone surface of the tomb was overhauled. The original hand-drawn ornaments in the tomb were completely renovated in 1988.
ARAPÇA TANITIMI
تربة عبد الوهاب الغازي بين القرنين الثالث عشر والرابع عشر
(وقف نسل الدين بن جاقر خان)
تعدّ تربة عبد الوهاب الغازي الذي يقال أنه من طبقة التابعين. تحدث أوليا جلبي عنه: “يوجد في تلك التربة صهيب الرومي، ويقصد عبد الوهاب الغازي. أسلم أمام رسول الله صلى الله عليه وسلم. جمّله علي بن أبي طالب خصرًا (شيئًا للمدابغ). حاليًا كل الأخيين (هم منتسبون إلى المؤسسات الأخية) وسلالاتهم متحدة (منسوبة) إليه صهرًا. لا يعرف تاريخ بناء تلك التربة بتاتًا. كتب في نص المسجد الذي قام بناءه أحمد باشا في عهد السلطان بايزيد الثاني في ٩٠١هـ (١٤٩٥م): “بُني هذا المسجد المبارك على أمر أحمد باشا في عهد السلطان بايزيد.” ابن جاقر خان شرف الدين أحمد كتب أول وثيقة للوقف سنة ١٣٢٥هـ. وتم إعادة تشكيلها أثناء عهد بايزيد الثاني ليكون على أصله. هذه التواريخ تقوي احتمال أن تكون التربة موجودة في عصر البيزنطيين والصليبيين في الأناضول. أعيدت التربة إلى شكلها الأصيل في سنة ١٤٩٥م عندما قام أحمد باشا بترميم المسجد. وبعدها في عهد زاراليزاده محمد باشا والي سيواس سنة ١٧٤٧م، تم توسيع وقف عبد الوهاب وتمت إضافة منارة وزاوية ونافورة إلى الجامع، وأعيدت وثيقة الوقف في سنة ١٧٤٩م. وتم جلب ماء زينيل إلى التربة أيضًا. أعطي شكل القبة الخارجي الحالي في سنة ١٩٥٠م، ثم هدم الجامع القديم وأُعيد بناء الجامع الحالي في سنة ١٩٧٣م. وتم تجديد الحجر المزخرف المطرّق واللوحات الفنية داخل التربة عام ١٩٨٨.
Menekşe İrem Çolak / Büyük Sivas Haber