
Bir kelimenin dönüşebildiği anlamlar insanı tedirgin eder mi? Bir kelime insanın tüm dikkatini altüst edebilir mi?
Genç Yazarımız Muhammed Can Torun Yazdı! "UYANMAK"
Uyanmak kelimesi herhangi mecrada zikredildiği vakit tüylerim diken diken olur. Bu kelimeyi her duyuşumda zannederim ki sorunlar denizinin ortasında uyuyakalmışım da beni oradan kurtarmak için bu söz telaffuz ediliyor yahut hatalar silsilesinin içinde kendimi görmezken uyumuşum ve ardımda bıraktığım enkaz beni çağırıyor, bana sesleniyor.
Aynı zamanda uyanmak kelimesinin üzerimizde bıraktığı bir diğer tesir de kutsiyet taşıyor. Çünkü tarihin hiçbir döneminde bir kişi çıkıp da uyanmama gibi bir hak üzerine metin ortaya koymamıştır. Mecaz anlamıyla kullanıldığında da gerçek anlamıyla değerlendirildiğinde de kendine birçok kitabın içinde yer bulduğu gibi kutsal kitapların içinde de baş öğretilerden biri olabilmiş füsunkâr bir sözcüktür uyanmak.
Tarihin her döneminde insanı, insanlığı yahut kitleleri yönlendirme gayreti içine düşmüş şahsiyetler konuşmalarını şu minvalde toparlıyor: Uyanın! Çünkü bir şeyi başarıyla sonuçlandırmanın yolu o işe kalkışabilmekten, o işe kalkışabilmenin yolu da gözü açmaktan, yani her iki anlamıyla da uyanmaktan geliyor.
Yürüyoruz, koşuyoruz, düşüyoruz, tökezliyoruz ve tüm bunları yaparken gerçek anlamda uyanık bir vaziyette yapıyoruz. Yoksa hala uyuyor muyuz? Her gün yeni bir plan kuruyoruz, arkasından büyük hayallerle süslenmiş düşüncelerle besleniyoruz. Yaşadığımız anı geleceğe satarak hayallerimizi, planlarımızı satın alıyoruz. Anımızı geleceğe sattıktan sonra da derin uykumuza devam ediyoruz.
Bir uyanığın uyuyanları uyandırmaya yetmediği günleri yaşarken bu kelimenin beni niçin kaygılandırdığı da yavaş yavaş ukdesini yitiriyor. Önceleri alarm çalarken uyumaya devam etmekten üzülürdük. Güne geç başladığımız için gün boyu kendimize kızar, bunun tekrarlanmaması için beynimizi kodlamaya çalışırdık. Şimdi ise alarm kurmaya tenezzül etmiyoruz. Kurduğumuz alarmların tekrarı yok, tekrarı olanların hepsi cılız bir sesle çalıyor. Uyandığımızda kurulan alarmlar aklımızın ucundan dahi geçmiyor. Gün sonu gelip yatağa yöneldiğimizde ise yalnızca yeni bir sabahın geleceği ön kabulüyle uyuyabiliyoruz.
Her gün ağaran sabah bir gün kararacak. Biz o vakte kadar uyuyacak mıyız?
Başlangıçların ilginç bir sevinci ve heyecanı vardır. Artık ben de bu platformda belirli aralıklarla sizlerle olacağım. Merhaba!
Büyük Sivas Haber
Büyük Sivas Haber – Sivas Haberler




