Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Numan Bayazıt, tüp bebek tedavilerinde uygulanan genetik analizler hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Tüp bebekte genetik analiz ile ilgili merak edilenler!
Bayazıt, embriyolarda yapılan genetik testlerin tüp bebekteki başarıyı nasıl etkilediğini, hangi durumlarda uygulanması gerektiğini ve hangi aileler için zorunlu olduğunu detaylarıyla anlattı.
“Genetik analiz sağlıklı bebek garantisi değildir”
Tüp bebek tedavisinde yapılan genetik testlerin yaygınlaşmasına rağmen bu testlerin tamamen sağlıklı bir bebek garantisi vermediğini belirten Bayazıt, “Doğumsal anomaliler birçok farklı nedene dayanır. Genetik dışı nedenlerle de anomaliler oluşabilir. Bu yüzden tüm riskleri ortadan kaldırmak mümkün değildir” dedi.
Genetik problemi olmayan çiftlerde neden test uygulanıyor?
Genetik sorunu olmayan çiftlerde bile bazen gebelik şansını artırmak ya da ardı ardına başarısız tüp bebek denemeleri sonrasında sebebi araştırmak amacıyla bu analizlerin yapıldığını belirten Bayazıt, uygulamanın dünya genelinde farklı şekillerde sınırlandığını vurguladı. Örneğin, ABD'de yaygın şekilde uygulanırken Fransa ve İngiltere gibi ülkelerde sadece tıbbi zorunluluk halinde izin veriliyor. Türkiye’de ise yalnızca cinsiyet seçimi dışında herhangi bir kısıtlama bulunmuyor.
Hangi hastalıklar için zorunlu?
Bayazıt, bazı genetik geçişli hastalıkların tüp bebekle önlenebildiğini belirterek, “Özellikle Talasemi ve SMA gibi çekinik genlerle geçen hastalıklar, hem anne hem de baba taşıyıcıysa bebekte ortaya çıkabilir. Bu nedenle bu tür aileler genetik analizle sağlıklı embriyoları seçerek hastalıklı doğum riskini ortadan kaldırabilir” ifadelerini kullandı.
PGT-A testi tüp bebekte başarıyı nasıl etkiliyor?
Tüp bebek başarısının düşmesinin en önemli nedenlerinden birinin embriyolardaki kromozomal bozukluklar olduğunu söyleyen Bayazıt, özellikle yaş ilerledikçe bu oranın arttığını belirtti. “Örneğin 42 yaşındaki bir kadında sağlam embriyo oranı çok düşer. Ancak genetik analizle (PGT-A) normal kromozom yapısına sahip embriyo seçildiğinde başarı oranı %70’e kadar çıkabilir” dedi.
Ancak garanti değil…
Bayazıt, genetik analizlerin başarı şansını artırsa da gebeliği garantilemediğini söyledi. “Ancak gereksiz transferlerin ve düşüklerin önüne geçilmesini sağlar. Sağlıklı gebeliğe daha kısa sürede ulaşmak mümkün olur” diye konuştu.
Neden her vakada tercih edilmiyor?
Bu testlerin embriyo kaybı riskini de beraberinde getirdiğine dikkat çeken Bayazıt, “Embriyodan parça alınması ve analizdeki teknik hatalar, bazı sağlıklı embriyoların elenmesine neden olabilir. Bu nedenle az embriyoya sahip çiftlerde dikkatli karar verilmeli” dedi.
Kimler için önerilir?
- Karyotip analizi anormal olan çiftlerde zorunlu,
- İleri yaştaki, çok sayıda embriyosu olan kadınlarda önerilir,
- Tekrarlayan tüp bebek başarısızlığı yaşayanlarda tartışılmalıdır,
- Yumurtalık rezervi tehlikede olan kadınlar için embriyo dondurmadan önce sağlıklı olanların seçilmesi mantıklıdır.
Sonuç: Karar çiftle birlikte verilmeli
Dr. Bayazıt, “Genetik analiz kararı, çiftin özelliklerine göre bireysel olarak verilmeli. Her çift için aynı yaklaşım uygun değildir. Detaylı görüşme sonrası, embriyo sayısı, yaş ve hastalık geçmişi dikkate alınarak birlikte karar verilmelidir” diyerek sözlerini tamamladı.
Büyük Sivas Haber – Sivas Haberler
