DOLAR 32,3759 % 0.15
EURO 35,3249 % 0.11
STERLIN 41,5382 % 0.71
FRANG 35,9293 % 0.18
ALTIN 2.324,45 % 0,17
BITCOIN 2.291.196 2.165

Duymaz; “Erdoğan’ı Savaş Suçlusu Olarak Yargılatmak”

Yayınlanma Tarihi : Google News
Duymaz; “Erdoğan’ı Savaş Suçlusu Olarak Yargılatmak”

Cemil Duymaz‘ın 20 Haziran 2017 tarihli “Erdoğan’ı Savaş Suçlusu Olarak Yargılatmak” başlıklı köşe yazısı…

Devlet sırrını ortaya çıkartırsan, devletin gizli bilgisine haber değeri biçersen, devletin kendi kardeşlerini ölümden kurtarmak için yaptığı desteği ifşa eder bunun adına da haber dersen, devletin senin yakana yapışmasına ses çıkartmaman lazım. Hatta sen ülkenin en büyük gazetesinde genel yayın yönetmeni olarak görev yapıp nelerin haber yapılacağını, nelerin haber yapılamayacağını herkesten daha iyi biliyorken bir hainin sana attığı pası gole çevirmek isteyip golü kendi kalende görüyorsan sana biçilen cezaya razı olmak zorundasın. Mit tırları davasında mahkeme 25 yıl cezayı kesip tutuklayınca Berberoğlu’nu Chp ayağa kalktı. Hatta ayağa kalkmanın ötesine geçti ve Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu “tabana kuvvet” deyip kendini yollara revan etti. Elinde “Adalet” yazan bir dövizle Ankara’dan İstanbul’a yürümeye başladı. Tabi kendisini bu yürüyüşte yalnız bırakmayan insanlar var ama ona en çok devlet eşlik ediyor. Çünkü Kılıçdaroğlu’nun başına birşey gelmesin diye emniyet güzergahta gerekli tedbirleri aldı ve yanında korumalar var. İnsanın aklına gelen sorular yok değil bu yolculukla ilgili;

1-Enis Berberoğlu gerçekten masum mu?

2-Enis Berberoğlu’na görüntüleri kim verdi?

3-Enis Berberoğlu aldığı cezaya rağmen neden kendisine görüntüyü veren kişinin adını açıklamıyor ve kimi koruyor?

4-Hainliğini ispat etmiş gazeteci Can Dündar neden çıkıp “görüntüleri Enis’ten almadım” demiyor. Bunu söylemesi için ülkeye gelmesine gerek yok, sosyal medyadan da duyurabilir ama çıtı çıkmıyor!

5-En ufak olayda hükümeti, devleti Anıtkabire gidip şikayet edenler bu defa neden kendilerini yola vurdular? Anıtkabirden umut mu kestiler?

6-Referandum sonrası insanları sokağa çağıran Chp, Berberoğlu olayını kullanarak yeni bir gezi sürecinin mi peşinde?

7-Ülkeyi kaosa sokmak kimlerin işine geliyor ve bu noktada ihaleyi Chp’ mi aldı?

Chp sokakları harekete geçirmek için eline geçen bu fırsatı iyi kullanmak istiyor. Aslında dikkat çekici bir adım da attı bununla ilgili. Dev-genç kökenli, 16 Haziran örgütünü kurup yönettiği ve örgüt adına öldürme, yaralama ve bombalama gibi çok sayıda eylemin talimatını verdiği gerekçesiyle 8 yıl cezaevinde yatan ve Kasım 2016’da tahliye olan Sarp Kuray’ın yakasına Kılıçdaroğlu kendi eliyle taktı Chp rozetini. Yani Chp kendi bünyesine profesyonel bir örgütçüyü dahil etmiş oldu. Anarşist ruhundan bir şey kaybetmeyen bu ismi hemen masumlaştırma çabasına girenler yok değil. Örnek isteyenler Sarp Kuray’ın Habertürk gazetesine verdiği röportajı okusun derim. Adam resmen “devrim isteğimden vazgeçmedim uygun şartlar olursa o devrimi yaparız, devrim kan isterse onu da veririz” mealinde cümleler kurmuş. Referandum sürecinde de kahvehanelerde ellerinde Molotof kokteyllerle insanları tehdit eden Chp üyesi gençler değil miydi? Şimdi onları organize edecek birisini dahil etti kendi bünyesine Chp. Yani sokakları hareketlendirmek adına adımlarını atıyor ve insanlar gibi devlet de illaki bu durumu görüyor. Gezi sürecinden istediği verimi alamayanlar şimdi yeni bir organizasyonun peşinde ama halk buna izin vermeyecektir ve olanların tamamından sorumlu sadece Chp’dir. Tabi bu planın organizasyonunu yapanlar başka, uygulayıcı rolünde ise devletini sevdiği iddia edilen Chp!

Chp’li milletvekillerinin bu süreçteki açıklamaları yürüyüşten daha dikkat çekici. Chp milletvekili Engin Altay’ın öyle bir cümlesi var ki yenilir yutulur gibi değil. Diyor ki hazret “Bugün görüşülen bu dosya Recep Tayyip Erdoğan’ın uluslararası mahkemelerde savaş suçlusu olarak yargılanmasının ana zeminini oluşturan bir dosyadır aynı zamanda. Gün gelecek, bugün milletvekilimizi tutuklama kararı alarak işlem yapılan bu evraklar, bu dosyalar nedeniyle Recep Tayyip Erdoğan uluslararası mahkemelerde savaş suçlusu olarak yargılanacaktır.” Cümlenin içindeki “savaş suçlusu olarak” kelimelerine dikkatinizi çekerim. Hukuku çiğnemiş bir vekil ve buna karar veren mahkemeler ama yargılanması gereken Recep Tayyip Erdoğan öyle mi? Terör örgütleriyle artık daha net mücadele edildiği için mi suçlu Erdoğan ya da ülkeye yapılacak saldırıların önüne geçmek adına adımlar attığı için mi? İktidarda olduğu süre boyunca askeri vesayete izin vermediği ve her darbe girişiminde dimdik ayakta durduğu için mi? Her seçimden kazanarak çıkan birisi olduğu için mi? 15 Temmuz darbe girişiminde halkıyla birlikte meydanlarda olan ve ölüme gülümsediği için mi? Her fırsatta “diktatör” dediğiniz ve ağzınıza gelen her şeyi söylemenize rağmen düşüncelerinize ve söylemlerinize ket vurulmadığı için mi? ALLAH aşkına söyleyin Engin Altay, kıyamete kadar partinizin ve düşüncenizin iktidar olma ihtimali ortadan kalktığı için mi savaş suçlusu olarak yargılatacaksınız Erdoğan’ı? Bütün düşüncelerini idam sehpalarıyla, zindanlarla ve baskı kurarak gerçekleştiren bir partinin mensubu mu söylüyor bunu utanmadan. Uluslararası savaş mahkemelerinde yargılanacak suçlu arıyorsa Engin Altay’a kendi tarihinden en az 2 kişinin ismini verebilirim.

Kılıçdaroğlu’nun yürüyüşüne gelince. O yürümeye, ülke de ileriye gitmeye devam edecek. Yalnız dikkat edilmesi gereken bir konu daha var. Yürüyüş İstanbul Maltepe Cezaevi önünde bitecek. Bu tempoyla giderse Kılıçdaroğlu’nun İstanbul’a giriş süreci 15 Temmuz’u bulabilir. Yani darbe girişiminin yıldönümünde kendi kitlesiyle buluşacak bir Kılıçdaroğlu var.Atılan her adım belli ki bir kaosun habercisi. Ama unutulmasın ki artık ve bundan sonra kazanan sadece bu ülkenin insanı olacak. Ne sokakları savaş alanına çevirmek isteyenler ne de ülkenin önüne geçmek isteyenler amaçlarına ulaşacak. Onların haberi yok ama göklerden gelen bir karar var ve bunu fanilerin değiştirecek gücü yok hele ki Chp’nin vesselam.


YORUM YAP

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.