DOLAR 32,3862 % 0.19
EURO 35,1055 % -0.02
STERLIN 41,0568 % 0.36
FRANG 35,9462 % 0.28
ALTIN 2.326,14 % 0,25
BITCOIN 2.288.933 0.077

“Mesleki Sorunların Çözümü – Erdoğan/Feyzioğlu Görüşmesi”

Yayınlanma Tarihi : Google News
“Mesleki Sorunların Çözümü – Erdoğan/Feyzioğlu Görüşmesi”

Eyüp Demirer’in “Mesleki Sorunların Çözümü – Erdoğan/Feyzioğlu Görüşmesi” isimli köşe yazısı;

“Mesleki Sorunların Çözümü – Erdoğan/Feyzioğlu Görüşmesi”

Bu yazımızda hukuk mesleğinde Yargı Reformu Strateji Belgesi ile kabul edilen ve mesleki sorunların çözümü amacı ile Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN ile Türkiye Barolar Birliği Başkanı Sayın Av. Prof Dr. Metin FEYZİOĞLU’nun görüşmeleri hakkındaki düşüncelerimizi paylaşacağız.

Önceki dönemlerde yargı reformu strateji belgesinde bahsi geçen konular, yargı mercilerinde ve yargı mensuplarında yaşanılan mesleki problemler ve özellikle de Avukat meslektaşlarımızın sorunları hakkında görüş ve önerilerimiz ile sürece dair hususları sizler ile paylaşmış idim.

Yakın zamanda Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Sayın Av. Prof Dr. Metin FEYZİOĞLU´ nu, Adalet Bakanımız Sayın Abdulhamid GÜL ile birlikte kabul ederek bu konulara ilişkin görüşleri ve sorunların çözümü konusundaki yaklaşımları dinledi.

Yapılan görüşmede, Yargı Reformu Strateji Belgesinde yer verilmesi düşünülen, avukatlık mesleğini ilgilendiren konularla ilgili Türkiye Barolar Birliği´nin görüşlerinin Cumhurbaşkanı Erdoğan´a aktarıldığı öğrenildi.

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Sayın Av. Prof Dr. Metin FEYZİOĞLU görüşme sonrasında basına yaptığı açıklamada;

“YARGIMIZI GÜVENİLİR, HUKUKU ÜSTÜN KILMALIYIZ, AVUKATLIĞIN SORUNLARINI ÇÖZMELİYİZ”

“Türkiye´de yargının, özelde de avukatların çok ciddi sorunları var. Yargı reformu gündemde. Son halini almak üzere. Bunları konuşmak ve çözüm önerilerimizi sunmak için Sayın Cumhurbaşkanımızdan randevu talep etmiştik.

“ANKARA ADLİYESİ PROJESİ HIZLANDIRILMALIDIR”

Öncelikli olarak, başkent Ankara´nın adliyelerinin parçalanmışlığı sorununa acilen çözüm bulunması gereğini dile getirdiğini, halihazırda Ankara´da adalet, yargıya hiç yakışmayan binalarda dağıtılmaya çalışılıyor. Avukatların da vatandaşların da çektiği eziyet dayanılmaz boyutlara gelmiştir. Tek başına çalışan bir avukatın bu sistemde yaşama olanağı kalmamıştır. Mevcut Ankara Adliyesi projesinin hızlandırılmasının sadece avukatların değil, her gün adliyeye giden on binlerce vatandaşımızın çilesine çözüm olacağını ifade ettiğini, vatandaşlarımızın adalet hizmetine daha kolay ulaşması için avukatlık hizmetlerinde KDV indirimi yapılması konusundaki talepleri ilettiğini, 

“AVUKATLIK SINAVI BİR AN ÖNCE HAYATA GEÇİRİLMESİ GEREKTİĞİNİ; Çok sayıda açılmış olan, altyapısı yetersiz, hocası bulunmayan hukuk fakülteleri var. Hukuk eğitimi reformuna ilişkin düşüncelerimizi sunduğunu ve bu çerçevede, hukuk alanındaki mesleklere giriş sınavının bir an önce hayata geçirilmesi gerekliliğini dile getirdiğini,

 “AVUKATLARA KARŞI ŞİDDET ÖNLENMESİ HUSUSUNDA GEREKLİ TEDBİRLERİN ALINARAK BU SALDIRILARIN SONLANDIRILMASI GEREKLİLİĞİNİ,

Son olarak; Türkiye´de şiddetin artış gösterdiğini, hemen her ay birkaç avukat meslektaşımızın şiddet mağduru olduğunu söylediğini, Türkiye Barolar Birliği´nin hayata geçirdiği ‘Şiddetsiz Toplum Kampanyası´ndan bahsettiğini,

Türkiye önümüzdeki dönemde yargısını çok güvenilir hale getirmek zorundadır. Bunun için bir yandan kanunlarımızda değişikliklere ihtiyaç vardır. Diğer yandan da eğitim reformu ve sınav yoluyla hukukçu kalitesini yükseltmemiz gereklidir. 82 milyon vatandaşımızı kucaklamanın ve sahiplenmenin yolu, yargımızı güvenilir kılmaktır.

Türkiye´de herkesin üzerinde uzlaşması, anlaşması gereken husus ‘hukukun üstünlüğü´dür. Türkiye Barolar Birliği olarak bu konudaki görüşler ve çözüm önerilerini, devletimizin her makamıyla ve kamuoyuyla paylaşmaya devam edileceğini, Meslektaşlarımızın ve halkımızın talebinin, sorunlarının dile getirilmesi ve çözümler üretilmesi olduğunu beyan etmiştir.  Tüm bu hususlarda şahsen ben de birçok dönemde benzer sorunları kaleme alarak paylaşmış ve çözüm önerilerini dile getirmiş idim.  Özellikle 2000 yılından sonraki süreçte üniversitelerimiz ve fakültelerimizin sayısının ciddi rakamlara ulaşması, her branşta mezun sayısısın ciddi rakamlara ulaştığını açıkça görmekteyiz. Tabi okuma, araştırma ve bununla birlikte üretme etkin yapısını kaybetmiş bu durum da meslek mensubu bireyleri belirli oranda idealistlikten uzak kılmaya başlamıştır.

 


YORUM YAP

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.