DOLAR 32,3402 % 0.27
EURO 35,1387 % -0.02
STERLIN 40,8641 % -0.37
FRANG 35,9056 % 0.54
ALTIN 2.310,25 % 1,44
BITCOIN 2.285.691 1.886

“Nereeeeden Nereye? Beton Sivas”

Yayınlanma Tarihi : Google News
“Nereeeeden Nereye? Beton Sivas”

İhsan Gülbilge‘nin “Nereeeeden Nereye? Beton Sivas” isimli köşe yazısı;

“Nereeeeden Nereye? Beton Sivas”

Geçen yazımda Sivas için çok önemli olacağına inandığım, yeni kurulacak üniversitemizin %100 akıllı ve ekolojik üniversite olarak kurulması fikri, şu anlık istediğim ilgiyi görebilmiş değil. Ya fikrim gereksiz görüldü ya zaten yapılmaz deyip gereksizleştirildi ya da halen fazla okunma sayısına ulaşmadı, orasını bilemiyorum ama sizin ilginizi nasıl çekebileceğimi biliyorum 🙂

Belirli bir süredir internette Sivas gruplarını takip ediyorum ve istisnasız her grupta en fazla beğeni ve yorum alan konunun ” eski istasyonun yeşilliği ” olduğunu deneyimledim. ( Fabrika, iş yeri açın dışında tabi) Sosyal medyaya uzak kalanlar için kısaca özetlemem gerekirse, o gruplarda kısaca şu olaylar yaşanır: Birisi eski istasyonun yeşilliğini paylaşır, sonra ardı arkası kesilmez yorumlar gelir. ” Vah Sivas’ım seni ne hale getirdiler. Beton Sivas. Ah eski Sivas, ne kadar özlüyorum o halini… ” uzar da gider bu yorumlar. Sonra unutulur, ardından tekrar biri fotoğraf paylaşır ve tekrar yorumlar gelir. Bu döngü uzun zamandır böyle devam ediyor ve uzun zaman daha devam edecek gibi duruyor. Ben de bu döngüye bir süre dahil olmuştum gerçi:
Hayal mayal hatırlıyordum o caddenin serinliğini. Babamın omzunda ağaç dallarına değmemek için kafamı bir o yana bir bu yana çevirip kendimce oyun oynadığım günleri. Hem hatırlıyordum hem de özlüyordum.Anlatanlar olurdu, önceden pek güvenilir olmazdı oralar derlerdi, sonra ağaçlar çürümüştü diyenler de vardı. Bir de meydanda ağaç olmaz diyenler vardı. Olmuşla ölmüşe çare yok, diyenler de. Ben biraz sonuncusunu dinleyerek dahil olmuştum olaya.

  Baktım ki herkes bu konudan muzdarip, öyle sürekli eleştirmekle bir şey değişmez. Bir şeyler yapalım dedim ve ortaya bir fikir attım: Muhsin Yazıcıoğlu bulvarı eski istasyon caddesi gibi ağaçlandırılsın, böylece eski istasyonun özlemi bir nebze olsun dindirilmiş olur hem de hemşehrilerimizin beton Sivas yorumlarında ciddi bir azalma görülür, diye düşündüm. Fakat o gruplarda görülen eleştirideki birleşme gücü, fikir destekleme konusunda çok zayıf kaldı. Gelin bir şeyler yapalım dedim, gelen olmadı. Valimize iletelim dedim, ileten olmadı. Bari paylaşın dedim, paylaşan olmadı. O sıralarda eleştiri konusunda şampiyonlar ligi finalini zorlayan Sivas, fikir desteklemede amatörde kümeye kalmaya oynadı.

( Bu kadar eleştiriden sonra o gruplarda bulunmuş, iyi niyetlerine inandığım ve çoğunluğu benden büyük olan hemşehrilerimizden özür diliyor ve yeni önerime geçiyorum. )

Yeşilkent projesi- Daha yeşil değil yemyeşil Sivas

Sivas diyince aklınıza ne geliyor? Sizler de, sadece 2 ağacı olan uçsuz bucaksız bir arazinin altına ” işte Sivas’ın kent ormanı” yazıldığını gördünüz mü? Ben gördüm ve çok üzüldüm.

Son yıllarda ülke genelinde ağaçlandırma konusunda somut adımlar atılıyor. Her yıl sayısız fidan dikiliyor ama nereye? Oraya, şuraya, buraya. Şehir merkezinden uzak yerlere dikilen bu fidanların önemli bir kısmı bakımsızlıktan gelişme kaydedemeden aramıza veda ediyor.

Bu iki paragraf arası bütünlüğü sağlamak ve sonuca gelmek adına bu fikrimi tüm Sivas halkına, yöneticilerine ve çevre şehircilik bakanlığına sunuyorum.

” Daha yeşil değil yemyeşil bir Sivas ” Sloganıyla Sivas’ımız pivot bölge seçilip hemen hemen tüm caddeleri, dağları ağaçlarla doldurulmalı, özellikle de caddeleri. Ve bu devlet politikası olarak kararlılıkla uygulanmalı. Bir caddeye üç beş ağaç dikip bakın yeşil demek yerine, dikilebilecek ne kadar ağaç varsa o kadar dikilmeli. Üst geçitlerin çevresi kötüyse sarmaşıklarla yeşillendirilmeli, bu ve bunun gibi basit olaylar bile göz ardı edilmeden daha güzel daha yeşil Sivas için tüm imkanlar kullanılmalı. Cumhuriyet üniversitesi ve 4 Eylül üniversitesilerinin, Türkiye’nin değil, dünyanın en yeşil kampüsleri arasına girebilmesi için buralarda da çalışmalar özveriyle yapılmalı. Türkiye’nin en büyük ikinci iline, Türkiye’nin en büyük büyük kültürparkı, botanik parkı kazandırılmalı. Bol yeşilli, yapay göletli doğa harikası olacak bu yerler uzmanlarla birlikte tasarlanmalı.

20 sene sonra, değil Türkiye’ye dünyaya emsal teşkil edecek bir çalışma çıkmış olur ortaya. Bozkır Sivas’ın, yemyeşil Sivas olma yolculuğu belgesellerde en çok izlenen konular arasında yer bulur kendisine. Şehrim adına en az fabrika açılması kadar önemli görüyorum bu konuyu. Havamız temizlenir, serinlik sağlanır, sokaklar güzelleşir, bozkır imajından kurtuluruz, şehrin reklamı yapılır, Sivas çok güzel bir projeyle anılmış olur, belki de yıllar sonra. İnsanlarımız daha mutlu olur, hemşehrilerimizin yazdığı mesaj sayısı yarıya düşer ( ahh Sivas’ım, beton Sivas, ne hale getirdiler seni)

Velhasıl kelam, hayal etmezsek başlamaz. Ben bunu birkaç yerde paylaşacağım, sizler de destek olmak isterseniz paylaşın. Her fırsatta gençlerin fikirleri bizim için çok değerli diyen yetkilerin de gerekli desteği vereceğinden eminim. Yeter ki Sivas’ta zaten ağaçlandırılma çalışmaları yapılıyor diyip küçük görülmesin bu konu. Singapur bunu tüm ülke genelinde yapıyor, Avrupa’nın çoğu ülkesinde şehir merkezlerini ağaçlandırma çalışmaları, mega proje olarak lanse ediliyor. Biz de dağlara fidan dikiyoruz olarak bakarsak malesef istediğimiz noktaya gelemeyeceğiz.

Gerisi de biz Sivaslılara kalıyor, istememiz lazım, istediğimizi hissettirmemiz, hissettirdiğimize inandırmamız. Ve en önemlisi bu konuyu küçük görmememiz lazım.

Öyleyse ne diyoruz ” Daha yeşil değil yemyeşil Sivas “

İhsan Gülbilge / Büyük Sivas


YORUM YAP

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.