

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Ahmet İnanır, toplumda oldukça yaygın olan bel fıtığına dair doğru bilinen yanlışlar hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Bel fıtığında doğru bilinen yanlışlar! Uzmandan uyarı!
Her 10 kişiden 8’inin hayatında en az bir kez bel ağrısı yaşadığını belirten İnanır, bu durumun büyük bir kısmının bel fıtığı kaynaklı olmadığını vurguladı.
“Her bel ağrısı fıtık değildir”
En yaygın yanlış inanışlardan birinin her bel ağrısının fıtıkla ilişkilendirilmesi olduğunu belirten İnanır, “Bel ağrılarının yüzde 95’i fıtık kaynaklı değildir. Yanlış teşhis, yanlış tedaviye sebep olur” dedi.
Ağrı olmadan da fıtık olabilir
Fıtık tanısı konulmuş her bireyin mutlaka ağrı çekmesi gerekmediğini söyleyen İnanır, “Hiçbir belirtisi olmayan ancak MR ile fıtık tespit edilen birey sayısı da oldukça fazladır” açıklamasında bulundu.
Sadece ağır kaldırmakla olmaz
Fıtığın yalnızca ağır kaldırmakla değil, fazla kilo, uzun süreli oturma, eğilerek yapılan ev işleri, yanlış spor hareketleri ve hatta pilates gibi durumlarla da ortaya çıkabileceğini belirtti.
Sert yerde yatmak çözüm değil
Toplumda yaygın olan “sert zeminde yatmak fıtığa iyi gelir” düşüncesinin doğru olmadığını ifade eden İnanır, “Yatak seçimi kişiye özeldir ve vücut yapısına uygun ortopedik yatak tercih edilmelidir” dedi.
Oturmak fıtığa zarar verir
Uzun süreli oturmanın bele zarar verdiğini belirten İnanır, 10-20 dakikadan uzun süre hareketsiz oturmamayı, zaman zaman ayağa kalkarak hareket etmeyi önerdi.
Korse kullanımı doktor kontrolünde olmalı
“Korse kullanmak zararlıdır” görüşünün de doğru olmadığını ifade eden İnanır, “Yeni yayınlar, doktorun önerdiği şekilde ve sürede korse kullanımının destekleyici olduğunu gösteriyor” dedi.
Ameliyat son çare olmalı
Her fıtığın ameliyatla sonuçlanmadığını belirten Doç. Dr. İnanır, “Gerçek tedavi, fıtıklaşan kısmın yerine dönmesini sağlamakla olur. Ameliyat ancak son çare olmalı ve bir kurul kararıyla verilmelidir” açıklamasında bulundu.
Yanlış tedavi, fıtıktan daha tehlikeli olabilir
“Bel fıtığından değil, yanlış tedaviden korkun” diyen İnanır, doğru uzman seçiminin tedavi sürecinde büyük önem taşıdığını söyledi.
Fıtık hastaları için yaşam tarzı önemli
İnanır, fıtık tanısı konan bireylerin yalnızca ilaçla yaşamaya devam etmemeleri gerektiğini, doğru egzersiz, oturma alışkanlıkları, yatış pozisyonları ve kilo kontrolüyle yeni bir yaşam tarzı benimsemeleri gerektiğini vurguladı.
Ameliyat sonrası süreç ihmal edilmemeli
Ameliyat sonrası iyileşme sürecinin çok dikkatli yönetilmesi gerektiğini belirten İnanır, hastaların hemen işe dönmesinin ve araç kullanmasının yeni fıtıklara davetiye çıkarabileceğini söyledi.
“Fıtıkla mücadelede bilgi en büyük silahtır”
Doç. Dr. Ahmet İnanır, açıklamalarını şu sözlerle tamamladı:
“Fıtıkla mücadelede bilgi en büyük silahtır. Toplumda kulaktan dolma bilgilerle değil, uzman görüşüyle hareket etmek gerekir. Bilinçli bir yaklaşımla fıtıkla yaşamak değil, fıtığı kontrol altına almak mümkündür.”
Büyük Sivas Haber – Sivas Haberler

